Bir markanın, tescilli olduğu sınıflarda 5 yıl boyunca kesintisiz kullanılmaması dava açılması durumunda iptal sebebiydi. Markanın kullanılmadığına ilişkin dava açılıyor ve süreç izleniyordu. Bu yetki artık dava açmaya gerek olmaksızın Türk Patent ve Marka Kurumu’na verildi.
10 Ocak 2017 tarihinde 556 sayılı KHK kaldırılmış yerine 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (“SMK”) yürürlüğe girmiştir. Kararnameden Kanuna geçişte bazı küçük değişiklikler yaşanmıştı ama bunların hiç biri genel sistemi ve ticari hayatı etkileyebilecek değişiklikler değildi. 7 yıl sonra yani 10 ocak 2024 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilen 26. Madde marka tescil piyasasını oldukça etkileyeceğe benziyor.
10 ocak 2024 de yürürlüğe girdi girmesine de henüz nasıl başvurulacağı, harcının olup olmadığı, nasıl bir süreç izleneceği bilgisi verilmiş değil. Kurum hazırlanmak ve prosedür oluşması için kendisine tanıdığı 7 yıllık süreyi çok verimli kullanmış gibi gözükmüyor. Herkes kendine göre bir dilekçe ile başvuru yapıyor. Bu yazıyı yazmak için açıklama yapılmasını bekledim, nasıl işleyeceği ile ilgili de bir bilgi vermiş oluruz diye umuyordum. Şu an bildiğin her an markanızın kullanılmayan alanları için bir yazı alabilirsiniz. Bu yazıyı aldığımızda tam neler yapılması gerektiği ve nasıl işleyeceğini göreceğiz gibi duruyor.
SMK’nın 26. maddesinin yürürlüğe girmesi sonrasında TÜRKPATENT, aşağıdaki hallerde, ilgili kişilerin başvurusu üzerine, markanın iptaline karar verebilecek:
 markanın tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde, haklı bir sebep olmaksızın tescil edildiği mal veya hizmetlerle ilgili olarak marka sahibi tarafından ciddi bir şekilde Türkiye’de kullanılmaması veya bu kullanıma 5 yıl kesintisiz ara verilmesi;
 marka sahibinin fiilleri veya gerekli önlemleri almaması sebebiyle markanın genel bir ad haline gelmesi;
 marka sahibi veya izniyle gerçekleştirilen kullanım sonucunda markanın tescilli olduğu mal veya hizmetlerin özellikle niteliği, kalitesi veya coğrafi kaynağı konusunda halkı yanıltması;
 garanti markası veya ortak marka olarak tescilli markanın SMK’da yer alan hükümlere aykırı bir şekilde kullanılması.
Burada en çok ilk madde olan 5 yıl kullanılmama durumu gösterilerek başvuru yapılacaktır. Bu tarihe kadar marka iptali ile ilgili açılan davalar mahkemeler tarafından sonuçlandırılacaktır . Yeni hükmün yürürlüğe girmesi, mahkemeler tarafından görülen iptal davalarını etkilemeyecektir. Dava sonucu kesinleşmiş iptal kararlarını TÜRKPATENT’e gönderecektir.
Marka iptal davalarında olduğu gibi bu prosedürde de kullanımını ispatlamak davalıya ait olacak. Bu sebeple, marka sahibine karşı açılan kullanmama sebebiyle iptal başvurularında, marka sahibi, tescil tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde markanın Türkiye’de ciddi biçimde kullanıldığını ispatla yükümlüdür. Ciddi bir şekilde kullanılma kararı inceleyen uzmanın değerlendirilmesine bırakılmıştır. İtiraz ve davalarda ciddi kullanımla ilgili genel bakış açısı ürünün veya hizmetin yapısına ve üretile bilirlik şartlarına bağlı olarak değişmektedir. Uçak üreten bir firmanın 1 adet üretmesi kullanım sayılırken, konfeksiyon üreten bir firmanın çok daha fazla adette ürettiğini kanıtlıyor olması gerekir. Kullanım ispatına konu olabilmesi için öncelikle faturalar, katalog, fiyat listesi, ambalajlar, etiket, fotoğraf, gazete ilanı , ödülleri fuar katılım belgeleri gibi markanın kullanımını kanıtlayan bütün evraklar kullanım ispatı olarak sunulabilmektedir. Faturalar gibi resmi niteliği olan evraklar özellikle de tarih gösterdiği için kullanım ispatını kanıtlayan önemli delillerdendir.
Bu konuya 2 açıdan bakmanızı öneriyorum;
• Kendi marka tescilinizi değerlendirip kullanmadığınız alanların iptal olmasının sizde yaratacağı etkisi. Kullanılmayan alanlar için bir an önce kullanıma başlanması veya bununla ilgili başka yollar bulunması
• Diğeri de marka tescili almanızı engelleyen ama kullanmadığından emin olduğunuz kişilerin tespit edilmesi. Dava sürecine girmek istemeyenler için çok daha pratik bir yöntem olacaktır.
İyi haftalar.