Marka başvurusu yaptığınızda ve bu başvurunuz Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) tarafından kabul edildiğinde, süreç henüz tamamlanmış olmuyor. Kabul edilen markalar iki ay süreyle Resmi Marka Bülteni’nde yayınlanıyor. Bu süre içinde başka kişiler ya da şirketler başvurunuza itiraz edebilir. Eğer bu iki aylık süre içinde herhangi bir itiraz gelmezse, marka tescil edilir ve tescil belgeniz elinize ulaşır. Ancak itiraz gelirse işler biraz karmaşıklaşabilir.
Peki itiraz gelir mi, gelmez mi? Aslında başvuru öncesi yapılan marka araştırması, yalnızca markanızın başvuru şartlarına uygun olup olmadığını, yani TÜRKPATENT tarafından kabul edilip edilmeyeceğini gösterir. Ancak bu araştırma, üçüncü kişilerin itiraz edip etmeyeceğini öngörmez. Bazen “bu markaya kesin itiraz gelir” dediğimiz başvurular sessiz sedasız tescile giderken, “bu markaya kimse itiraz etmez” dediklerimize dört farklı yerden itiraz gelebilir.
İtirazların sebepleri de çeşitlidir. Bazen sadece markadaki bir kelimeye, hatta logodaki benzer bir figüre bile itiraz gelebilir. Aynı marka içinde geçen iki ayrı kelimeye, iki farklı marka sahibi tarafından ayrı ayrı itiraz edilebilir. Yani itirazlar sadece bire bir aynılık üzerinden değil, algı ve benzerlik üzerinden şekillenebilir.
Peki bu durumda ne yapılmalı?
Moralinizi bozmayın! Çünkü her itiraza karşı savunma hakkınız var. Üstelik bu savunmalar belirli bir süre içinde yapılabiliyor. Bu süreçte, itiraz dilekçelerinde karşı tarafın nasıl bir algı oluşturmaya çalıştığını görmek mümkün. Hatta kimi zaman markanın görsel sunumunda oynama yapıldığını, gerçekte olmayan iddiaların öne sürüldüğünü bile görebiliyoruz.
Savunma yapmak zorunlu değil. Ama yapılmadığı takdirde süreç, sadece itiraz edenin anlatımıyla ilerliyor. Bu da adeta bir tarafın konuştuğu, diğer tarafın sustuğu bir tartışma gibi oluyor. Böyle bir durumda karar, çoğunlukla konuşan tarafın lehine çıkıyor. Bu yüzden biz müvekkillerimize her zaman savunma yapmalarını öneriyoruz.
Savunmalar titizlikle hazırlanır. Marka karşılaştırma kılavuzundan örnekler sunulur, geçmişte tescil edilmiş benzer markalar gösterilir. Her iki tarafın sosyal medya hesapları ve internet siteleri incelenerek kullanım alanlarındaki farklılıklar ortaya konur. Eğer itiraz eden taraf markasını 5 yıldır fiilen kullandığını belgeleyemezse, itiraz zaten düşer.
İtiraz sonrası TÜRKPATENT’in karar vermesi ortalama 6 ila 10 ay sürebilir. Elbette bu durum markanın tescil sürecini uzatır. Karar çıktığında her iki tarafın da tekrar itiraz hakkı vardır. Ancak bu ikinci itirazdan sonra verilen karar kesinleşir. Buna karşı yalnızca dava açma hakkı saklı kalır.
Özellikle kullanımda olan bir markaysa, bu süreçlerle uğraşmak moral bozucu değil, aksine gerekli ve değerlidir. Çünkü günün sonunda markanızı korumanın en güçlü yolu, bu hukuki süreçleri bilinçli bir şekilde yönetmekten geçiyor.
Unutmayalım, marka sadece bir isim değil, emeğinizin, zamanınızın ve hayalinizin bir yansımasıdır.